126 kilogramlık bir kiloyla hayatına devam eden 35 yaşındaki Serdar, iki yıl gibi kısa bir süre içinde 40 kilo vererek sağlıklı bir yaşam tarzına adım attı. Bu değişim, çevresindekilerin dikkatini çekmekle kalmadı, aynı zamanda birçok kişi için ilham kaynağı oldu. Ancak, kilo kaybı sürecindeki en sık karşılaştığı yorumlardan biri, "Mide küçültme ameliyatı mı oldun?" sorusuydu. Bu yanlış anlamaların önüne geçmek ve sağlıklı kilo verme yöntemlerini paylaşmak amacıyla Serdar, yaşadığı süreci ve kilo verme sürecinde tercih ettiği yöntemleri detaylı bir şekilde anlattı.
Serdar’ın kilo verme yolculuğu, onun sağlıklı beslenme ve düzenli egzersiz gibi yaşam tarzı değişiklikleri ile başladı. İlk adım olarak, beslenme düzenini gözden geçiren Serdar, abur cubur ve işlenmiş gıdalardan uzak durarak, sebze ve meyve ağırlıklı bir diyete geçiş yaptı. Özellikle, yüksek lif içeren gıdalar ve protein kaynaklarını tüketmeye özen gösterdi. Bu sayede hem tokluk hissini artırdı hem de enerji seviyelerini yükseltti.
Bunun yanı sıra, haftanın en az üç günü spor yapmaya da başladı. Öncelikle yürüyüşlerle başlayan bu serüven, zamanla koşu ve ağırlık antrenmanları ile devam etti. Serdar, bu süreçte bir spor salonuna katılarak, uzman bir eğitmenle çalışmanın önemine de vurgu yaptı. Böylece hem doğru egzersizler yapmayı öğrendi hem de motivasyonunu artırdı.
Serdar, yaşadığı bu değişimin ardından çevresindekilerden gelen yorumlarla birlikte daha önceden mide küçültme ameliyatı olanların tepkilerini de dikkate almaya başladı. Özellikle, kilo verdiğini gören arkadaşlarının ilk sorusu, "Bu kadar hızlı kilo vermek için mide küçültme ameliyatı mı oldun?" şeklinde oluyordu. Serdar, bu yanlış anlamaların ve toplumdaki tükenmişlik hissinin, sağlıklı kilo vermek üzerine oluşturduğu olumsuz algının farkında olarak, deneyimlerini paylaşma ihtiyacı hissetti.
Bu süreçte, kilo vermenin sadece ameliyatla olabileceği düşüncesinin, sağlıklı yaşam tarzı benimseyenler için son derece yanıltıcı olduğunu vurguladı. Ameliyatlar bazı bireyler için gerekli olabilir; fakat sağlıklı beslenme ve düzenli fiziksel aktivitelerle de başarılı sonuçların elde edilebileceğini ifade etti.
Serdar, "Sağlıklı yaşam ve kilo verme, sabır ve disiplin gerektiriyor. Değişim bir anda olmayabilir, ama doğru yöntemler ve sıkı çalışma ile herkes bunu başarabilir." dedi. Kilo verme sürecindeki motivasyonunu artırmak için kişisel hedefler koyduğunu ve bu hedeflere ulaşmanın verdiği tatmin duygusunun kendisini daha da motive ettiğini belirtti. Aynı zamanda, sosyal medya üzerinden diğer insanlarla deneyimlerini paylaşarak bir topluluk oluşturmaya çalıştığını ifade etti.
Sonuç olarak, Serdar’ın kilo verme hikayesi, sadece fiziksel bir değişim değil; aynı zamanda zihinsel, duygusal ve sosyal bir dönüşüm niteliğindeydi. Sağlıklı yaşam tarzını benimseyenler için cesaret verici bir örnek oluşturuyor ve kilo vermenin sadece bir diyet süreci değil, aynı zamanda bir yaşam tarzı değişikliği gerektirdiğini gözler önüne seriyor. İnsanın kendi iradesi ve kararlılığı ile gerçekleştirebileceği bu yolculuk, sağlıklı yaşamın ne denli önemli olduğunu bir kez daha hatırlatıyor.
Serdar, hedeflerine ulaşmanın kendisinde yarattığı güven ve mutluluğun yanı sıra, çevresindeki insanlara da ilham verdiğini vurgulayarak, bu sürecin sadece bireysel başarı değil, aynı zamanda toplumsal bir farkındalık oluşturarak, sağlıklı yaşam konusunda farkındalık yaratma hedefini de benimsedi. Kilo vermek, sağlığını korumak ve daha iyi bir yaşam sürmek için disiplinli bir şekilde çalışmanın gerekliliğini herkesin anlaması gerektiğini savundu.